Sayfalar

13 Kasım 2012 Salı

Çatlak Ayna...

İnsanlar gerçekten dünya üzerindeki en tehlikeli tür. Hatta Almanya'da bir hayvanat bahçesinde "Dünya'nın En Tehlikeli Türü" yazan odada sadece bir ayna bulunduğu da söylenir. Ama bu tür de kendi içinde milyonlarca farklı yaratığa ayrılıyor ve an itibariyle hepsinden nefret ediyorum...

Çıldırmışlığımın sebepleri arasında özellikle iş yerlerinde yaşanan iki yüzlülüklerden bolca mevcut. Barış abimiz yıllar önce günde 2 kere dişlerinizi fırçalayın, ıspanak yiyin, arabanın arka koltuğuna oturun gibi öğütlerinin yanı sıra "Halil İbrahim Sofrası" herkese güvenmemek gerektiğini vurgulamıştır.  Ben karakter itibariyle çok sosyal, çok arkadaşı olan biri gibi görünürüm. Ama bugün iş yerinde yaşadığım saçmalık bana etrafımda belli başlı insanlara güvenmekte ne kadar haklı olduğumu bir kere daha gösterdi. Benim tanıdığım çoktur, arkadaşım az, dostum çok azdır... Herkese de bunu tavsiye ederim. 10 tane 10 kuruş da 1 lira eder, 2 tane 50 kuruş da... Az ve değerli dostlarınız olsun, gerisi hikaye, gerisi yalan...

Ama iş hayatı gerçekten çok farklı. Özellikle de insanlar sizin arkanızdan iş çevirdikleri halde yüzünüze karşı yapmacık ve yavşak bir gülümseme takınmıyor mu? İlk sıfat adı gibi yapmacık ama ikinci sıfat doğal, o kişinin kendi özelliği... Maskesiz insan görmek mümkün değil artık. Sabahları evden çıkmadan önce maskeler ardından kulaklıklar takılıyor artık. Akşam eve dönüp üst baş değiştirilip kendi mahzenlerimize inene dek maskelerini çıkarmaya cesaret edemiyor artık insanlar. Savunmasız kalacaklarından korkuyorlar. Kaybedeceklerinden. Ama aslında nelerin kaybedildiğinin kimse farkında değil. Ah Barış abi... O kadar doğru söylemişsin ki "Kurtlar Sofrası" diye... Artık ne yemek kalmış ortada ne de sofra. Keşke aramızda olsaydın da görseydin... Ya da görmemen, bir zamanlar umut besliyor olman daha mı iyi bilmiyorum...

Herksese düzgün, mantıklı ve içindeki kötülük gözlerinden damlamayan insanlarla çalışma fırsatı diliyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder