Sayfalar

22 Kasım 2012 Perşembe

Bir Uykusuzun Rüyası Vol#5


Tik tak tik tak... Hayatımdaki en istikrarlı şey saat sanırım. Beni utandırırcasına hiç kendini ve üslubunu bozmadan yıllardır buralara kadar geldi. İnsanda biraz da şans olacak ama. Çoğumuz diğer spermlerle yaptığımız yarışı kazanmanın rehavetine kapılıp mücadeleyi bırakıyoruz. Belki de bundandır başarının istikrarsızlığı...

Etrafım benim gibi yaşamdan elini eteğini çekmiş, pistteki dansı kenardan izleyenlerle dolu. Ben bir parktaki bank nöbetçisi, nöbetçi kızkulesi muhafızı, gece sona erip, son kişi çığlık attığında, dönmedolabın altındaki eğlence kırıntılarını temizleyen lunapark temizlikçisiyim. Pistte olmasa da çoğunuzun aksine rüzgarla dans edebiliyorum. İşimi yaparken hem de. İnsanların haykırdıklarını, kendilerine bile söyleyemedikleri itiraflarını fısıldıyor rüzgar kulağıma. Tüylerim diken diken...

Evimi, sesleri özledim. Belki de bu nedenle eğlenemiyorum. Çikolata fabrikasında çalışan biri için kakao ya da çikolata krizi ne ifade ediyorsa eğlence de benim için o... Katılamıyorum. Tüm haftanın zihinsel yorgunluğunu buradaki çeşitli oyuncaklarla atmaya çalışan insanların arasında karışamıyorum. İşin mutfağında olduğum için çarpışan arabaların çarpışmalarındaki yapmacıklık gülümsemelerimdeki sahiciliği örtüyor bir dantel gibi. Benim ödediğim bedel de bu. Dövüş pistine en güzel açıdan bakan bir beleş tepedeki bankta oturan en hevessiz izleyici. Aşağıdaki hayatta birbirini parçalayan, kan görmekten zevk alanları izlemekle cezalandırılan...

Ne güzel söylemiş Mazhar abi? "Üzerime yüreğimden başka bir muska takmadan..." Çoğumuz tembelliklerimizi saklayacak maskeler, korkularımızı bağlayabileceğimiz uzunlukta hurafeler arıyoruz. Yaptığım şey hala sesleri dinlemek. Sesleri yaşamak. Tanrı tarafından uykusuzlukla cezalandırılan birinin uyku için muska takmasına nasıl da gülüyolardır yukarıda... İnsanların planları Tanrı'yı gülümsetirmiş.

Evimdeyim. Sırt üstü buz gibi taşına uzandığım koridorum gözümde tütüyor. Uzanıyorum. Soğukluk ruhumla buluşuyor. Gözümden bir damla yaş süzülürken donuyor yanağımda. Koridor sessiz... Koridor gürültülü... Özlemişim...

2 yorum:

  1. Geriye dönük diğer yazılarınızı da okudum. Yazı diziniz çok güzel gidiyor.

    YanıtlaSil